20 aylık bebekle İstanbul – Antalya arası örnek araba yolculuğu:
07.15: Yola Çıkış
07.45: İlk sıkılma belirtileri ve yanımızda getirdiğimiz oyuncaklarımız: Bir kitap ve bir sürpriz çantası. Kitap nispeten yeni, henüz 1-2 defa okuduğu ve konumuzla alakalı, denizle ilgili bir kitap. Sürpriz çantasında ise kapılarını açtırıp kapamayı sevdiği bir araba, ipinden çekip tekerleklerini döndürmeyi sevdiği bir motosiklet, 5 boy bebekten oluşan bir matruşka ve 6 adet halkayı geçirebileceği, el boyutunda küçük bir halka geçirme oyuncağı var.
08.15: Artık oyuncaklar da oyalamaya yetmeyecek şekilde sıkılıyor kızım. Kimseye tavsiye etmiyorum ama böyle durumlarda kurtarıcımız “meme”. Babamız sağa çekiliyor, hızını azaltıyor ve ben kızımı araba koltuğundan kaldırıp kucağıma yatırıyorum (ben yapıyorum ama siz bana aldırmayın).
08.30: Araba koltuğuna geri oturuyoruz. Ayfondan (I-phone) müzik klipleri izliyoruz. “Old Mc Donald” ve özellikle alfabeyi öğreten çocuk şarkıları şu sıra favorilerimizden. Bir de Gülşen Bubikoğlu’nun bir filminden “Ah Kalbim Ben Senden Çok Çektim” şarkısı :)
09.15: Mola. Bilecik yakınlarındaki Pamukova’da Metin Tesisleri’ndeyiz. Kahvaltı ediyoruz.
Kızım tesis bahçesindeki kazları ve tavus kuşunu kovalıyor. |
Tesisin oldukça geniş, ortasından su akan bir bahçesi var. |
Kahvaltısı çok vasat, çayı ise lezzetliydi. |
Kızım tesisin çocuk parkına bayıldı, bacak kaslarını iyice açtı. |
Tesisin tuvaleti oldukça eskiydi. Kızımın yolda tuvaletini yapmıyor oluşuna sevindim. |
09.45: Yola çıkış.
10.15: İlk sıkılma belirtileri. Anne ile birlikte “Dağ Başını Duman Almış” söylenir. Kızımın en küçük zamanlarından beri, zor zamanlarda kurtarıcım olmuştur bu şarkı.
10.45: Balıkesir girişinde kızımı babası, arabayı da annesi devralır. Değişiklik her üçümüze de iyi gelmiştir. Babayla ayfonda Kayu izlenir. Kızım 20. ayının sonlarında ilk defa bir çizgi filme ilgi gösterir. Baba bir yandan Kontes Hanım’a meyve öğününü yedirmektedir.
11.45: Babasının şarkılar söylediği Kontes Hanım nihayet öğlen uykusuna dalar.
13.30: Kontes Hanım uyanır.
14.00: Afyon İkbal Tesisleri’nde kaymaklı ekmek kadayıfı yenir. Kontes Hanım’ın bacakları açılsın diye etrafta koşturulur, minik bir Lunapark ziyaret edilir.
Sırf bu tatlı ve müthiş kaymak için tekrar uğranır bu tesise. |
Ne yazık ki yemekleri tatlısı kadar lezzetli değildi. Tandırını tavsiye etmişlerdi ama onu denemedik. Denediklerimizi ise beğenmedik. Yemek konusunda tavsiye edemiyorum. |
14.30: Yola çıkış.
15.00: Hem araba, hem de Kontes Hanım beslenir. Arabaya benzin, Kontes’e de fındık ve badem alınır. Ayrıca yanımızdaki salatalıklar da yenir.
15.30: Uygun bir yerde araba sağa çekilerek Kontes Hanım’ın bezi değiştirilir (Kızım yoldayken kakasını tutuyor. Tuvalete girene kadar yapmıyor.). Bu sırada baba manzara fotoğrafları çekerken, Kontes Hanım da etrafta koşturur. Arabayı anne devralır.
Isparta'da çiçek bahçeleri. |
16.00: Baba ve Kontes Hanım sıkıldıklarından; baba arabayı, anne de Kontes Hanım’ı devralır. Kontes Hanım yine meme ister ama artık araba yolculuğu her üçümüzü de yormuştur. Annenin hali kalmamıştır. Antalya’nın içine girilmiş, otel aranmaktadır. Kontes Hanım araba koltuğundan indirilir ama mızmızlığı son raddesindedir. Hiçbir şekilde kendisini teskin etmek mümkün değildir.
16.30: Otele varış.
Söylemeden geçemedim. Giderken Isparta üzerinden, dönüşte ise Burdur üzerinden geçtik. Burdur'da Afyon'a 150 km kala bir Petrol Ofisi istasyonu içerisinde kamyoncuların uğrak yeri olan bir esnaf lokantasına girdik ve gerçekten çok lezzetli ve hafif bir yaprak ciğer yedik. Yanında çoban salatası ve klasik olarak, kocaman bir plastik kova içerisinde ekmek getirdiler :) Ve ilk defa bir restoranda ben istemeden kızım için tatlı kaşığı ve tatlı çatalı getirilek servis açıldı. Bayılıyorum böyle esnaf lokantalarına... Hem kamyoncular asla yanılmaz iyi yemek konusunda :)
Kesme şekerliğe bakar mısınız! |
Sonuç: Kızımın aşağı yukarı 7 saatini arabada geçirdiği, toplam 9 saatlik bir yolculuk yaptık. 9 saatin sonunda her üçümüz de enerjimizi tüketmiştik. Ama yine de hoşumuza gitti, farklı bir deneyimdi. Kızım ilk defa gerçek anlamda “yolculuk” ile tanışmış oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder