12 Nisan 2013 Cuma

Okulsuz Eğitim Kapsamında Yapılabilecek Etkinlikler Nelerdir? 0-6 ay (4) - Vücut Koordinasyonu

Kontes 4 aylık

1992 yılından bu yana Amerikan Pediatri Derneği, Ani Bebek Ölümü Sendromu'na karşı bebeklerin sırt üstü yatırılmalarını tavsiye ediyor. Biz de bu tavsiyeye uyduk ve kızımı hep sırt üstü yatırdık. Ama sonraları okuduklarımdan öğrendim ki bebeğin yüzüstü zaman geçirmesi, hem sırt kaslarını güçlendiriyor hem de emeklemelerini kolaylaştırıyormuş. Bebeğin emeklemesi ise vücut koordinasyonu, kasların gelişimi ve denge merkezi açısından önemliymiş. Örneğin yağmur ormanlarındaki bir bölgede, toprağın sürekli nemli olması nedeniyle anne kucağından asla indirilmeden büyütülen bebekler, hiç emeklemeden yürümeye başlıyorlarmış. Oysa emeklemenin hem fiziki hem de psikolojik gelişim açısından önemi büyükmüş. Ve saire, ve saire... Ayrıca doğada sırt üstü yatan tek canlı yavrusu, insan yavrusuymuş. Hem ayrıca yüzüstü yatan çocuklar daha derin uyuyorlarmış, çünkü Moro Refleksi denen sıçrama hareketini yapamadıklarından, kendi kendilerini uykudan uyandırmıyorlarmış. Sırt üstü yatan çocuklarda ise Moro Refleksi'ni ortadan kaldırmanın tek yolu çocuğun kollarını kundaklamakmış. Üstüne üstlük 1992 yılından bu yana sırtüstü yatan çocuk sayısına paralel olarak Düz Kafa Sendromu gelişmeye başlayınca Göbek Zamanı denen, bebeğin yüzüstü zaman geçirmesi gerekliliği ifade edilmeye başlanmış. Hatta bebeğin uyku, beslenme ve yüz yüze iletişim gereksinimi dışında sürekli yüzüstü tutulması gerektiği ifade ediliyor.
  
Tüm bunları okuyunca kızımı yüzüstü çevirmeye heves ettim. Ancak sırt üstü uyutulan ve doğal olarak günün büyük bir bölümünü uyuyarak geçiren bebeklerin yüzüstü durmaya pek de hevesli olmamaları sık rastlanan bir durummuş. Kızım asla tek başına yüzüstü zaman geçirmeyi kabul etmedi, en fazla birkaç dakika içinde mıkırdanmaya başlıyordu. Yüzüstü zaman geçirmesi için yanında durup onunla oynamam, onu cesaretlendirmem gerekiyordu.
 
Kontes 3 aylık. Göğsünün altında bir yastık var.

Kontes 4 aylık. Göğsünün altında yine bir yastık var.
En sevdiği kitabı önüne koyup ilgisini çekmeye çalışıyorum.
Kontes 4 aylık. Dantel örneği çıkarmaya çalışıyor :)

Kontes 5 aylık. Yüzüstü biraz daha rahat görünüyor.
 
Kızım daha çok sırt üstü zaman geçirmeyi seviyordu. O dönem henüz sadece vücudu ile ilgiliydim, eğitim konusuna girmemiştim. Kızımın sırt üstü zaman geçirmek istemesi hususunda en azından bir şeyi doğru yapmışım: Kızımı ana kucağında vs oturtmak yerine hep yerde tuttum. Salonun ortasında duran oyun halısında kendi kendine zaman geçirdi, orada uyudu uyandı ve bizim hayatımıza dahil oldu. Bu da Montessori eğitiminin bir parçasıymış meğerse...
 
Kontes 2 aylık. Kasım ayı. "Yerler soğuk olur." diyenleri dinlemiyorum elbette.
 
Kontes 3 aylık. Şişme bir yer yatağını orta sehpanın
üstüne koymuştum. Bizim yüz hizamıza daha yakın
duruyor ve olanı biteni ilgiyle izliyor.
 
 
Kontes 4 aylık. En sevdiği oyuncakları ile oynarken uyuyakalmış.
Bir elinde kitabını, diğerinde hışırtılı küpünü sıkı sıkı tutuyor.
 
Kontes 4 aylık. Ben misafirlerimi yolcularken uyuyakalmış :)
 
Bizim kültürümüzde genellikle bebeğin erken yürümesi ile övünülür. Kontes 9-10 aylıkken ayağa kalktı ama kendi kendine yürümesi 12. ayını buldu. Buna rağmen geç yürüdüğünü söyleyen çok kişi oldu. Oysa ben ayağa kalkmaması ve emeklemesi için çok çaba sarf etmiştim, Kontes çok kısa bir süre emekledi ve hemen yürümeyi tercih etti... Üstelik sürekli sırt üstü yattığı için kafasının arkası düzleşti. Buna da düz kafa sendromu (flat head syndrome) deniliyormuş. Önceleri kafaya takıyordum bu durumu ki kendimi suçladığım da olmuştu (Bkz. şu yazım). Sonra milattan önceden beri bebek kafatasının şekillendirildiğine dair yazılar okudum. Kafatasının yukarı doğru uzun olması sosyal statü göstergesi sayılıyormuş. Bunu öğrenince kendimden utandım. Bu kadar bin yıl geçmiş, hala bir arpa boyu yol kat edememişim, hala estetik kaygılar taşıyorum, hala bebeğimin kafası düz olursa sosyal statü olarak aşağı algılanacağını düşünüyorum... (Eski uygarlıklardaki uygulamalar için "head flattening" yazarak, google görsel araması yapabilirsiniz. Sanki bir sağlık sorunu imiş gibi düzleşen kafatası "tedavisi" için kullanılan kasklar da bence eski uygarlıklarda kullanılan bandajlama metodundan hiçbir farklılık taşımıyor. Bunun resimleri için de "head flattening helmet" yazıp arama yaptırabilirsiniz.)
 
Bir de "bebeklerin kemikleri yumuşaktır, aman sakın ha oturtmayın" baskısı vardır yeni anne üzerinde. Kontes bu zorlamayı da kendisi yıktı. Bir gün meme emerken, emmeyi kesti ve kalkıp oturdu! Hiçbir zaman istemediği bir şeyi kızıma zorla yaptırmadım. Dolayısıyla bebek oturmak isterken zorla yatıramazdım. Bu nedenle Kontes istediği sürece oturdu:

Kontes 3 aylık. Önden ve arkadan destekle oturuyor.

Kontes 4 aylık. Biraz kaykılmak suretiyle destekle oturuyor.
Kontes 4. ayın sonunda kısa bir süre desteksiz oturabiliyor.



Kontes 4. ayında basarak dengede durmaya çalışıyor.

Kontes 6. ayında.
Artık kendi kendine gayet rahat dengesini kurabiliyor.

Çocuk sayısı azaldıkça, annelerin çocuklarına olan özeni artıyor sanırım. Bu durum da iyi mi, değil mi, bilemiyorum. Ama kesin olan şu ki, annelerin bu hassasiyeti ciddi bir pazar yaratmış. Sürekli bebeklerimize zarar geleceği yönünde korkutuluyoruz. Artık kulaklarımı tıkadım. Ne "Yanında yatırırsan bağımlı karakter geliştirir", ne "Uzun süre emzirirsen oral takıntılı olur." ne de "Şöyle şöyle yaparsan mutlaka kötü bir bir biçimde böyle böyle" olur diye kesin yargı ifade eden hiçbir uyarıyı dikkate almıyorum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder